30 Ağustos 2013 Cuma

Enver Paşa ve Sık Sık Tekrarladığı Sözü

Enver Paşa ve Sık Sık Tekrarladığı Sözü

Tarihçi, tarih meraklısı yahut bu ikisinden değil sadece meraklısınızdır. Merak araştırmaya götürür; belki bir hayat, belki bir buluş ilginizi çekebilir, detaylı incelemenize, hayranlığınızın artmasına sebep olabilir. İncelerken küçük ip uçları bulursunuz ki aslında bu bütün meseleyi açıklığa kavuşturur. Enver Paşa'nın hayat serüvenini ise bir Tevfik Fikret sözünde bulabilirsiniz. Enver Paşa sık sık Tevfik Fikret'in şu mısrasını tekrar ederdi:
'' Hak bildiğin bir yola yalnız gideceksin''[1]

Enver Paşa hak bellediği yolda yalnız gidebilen bir adamdı, beraber yürüdüğü iki adam daha vardı
Talat ve Cemal Paşalar, bu iki adamın da bıyıkları göğe doğruydu, son devrin en ilginç karakterleri idiler, yılmak nedir bilmiyorlardı ve korkusuzdular.Nitekim bu üç zat aynı tarihte Ekânîmi Salise ( Üç Esas) unvanını almışlardı.[2]

Enver, Cemal ve Talat'ın kaderleri bile aynı oldu. Talat Berlin'de Hardenberg sokağındaki evinin önünde İngilizlerin tetikçiliğini yapan bir Ermeni Teilirian tarafından öldürüldü, tarih sahnesinden çekildi. Cemal Paşa Tiflis'te Yavkadvfoki sokağında kanlar içinde kaldı, katili ise meçhul olarak kaldı. Halil Paşa ( Kut) hatıralarında Cemal Paşa'nın öldürüleceğini Sovyet Merkez Şûrasından birinin kendisine ilettiğini anlatır ve Cemal Paşayı uyarır. Tetikçi yine bir Ermenidir, Cemal Paşa Halil Paşaya şu cevabı verir:
''Amma da yaptın Halilciğim beni niye öldürmeye kalksınlar, sonra benim Suriye'de Ermenilere yaptığım yardım herkesin bildiği şeylerdendir...Neden olsun bu ? [3]

Enver Paşa ise Anadolu'nun kurtuluşunu bekledi, Anadolu toprakları ateş içindeyken dayanamayıp mücadeleye katılmak istedi fakat ikilik çıkacaktı, çünkü orada İttihatçıların Sarı lakabını verdikleri Mustafa Kemal vardı, bekledi, bekledi, bekledi... Anadolu kurtuluşa gidiyordu ama kapılar ona kapanmıştı, artık gözünü Kızıl Ruslardan kurtarmak isteyen Türklerin mücadelesine dikti, onun için çarpışacak ve enerjisini yine Türklük için tüketecekti.

4 Ağustos kurban bayramı'nın ikinci günü Enver Paşa, baskın ve kızıllar geliyor sesini işitti.Ateş sesleri mücadele tüm hızıyla yayıldı, mitralyözlerin içine atıldı, ele geçireceklerdi fakat Enver Paşa'nın vücuduna kurşunlar isabet etti, atının üstünde dimdik bedeni kanlar içinde kaldı. Enver Hürriyet kahramanı Enver, Edirne Fatihi Enver, Osmanlı'nın Enver Paşası tarih sahnesinden çekilmişti.

1922 senesi Ağustos ayının beşinci günü Çeğen köyü en harikulade bir hadiseye sahne olmuştu. Cenaze namazına müteakip başlar üzerine kaldırılan Enver Paşa'nın kanlı tabutu, yavaş yavaş Çeğen tepesine çıkarılıyor, otuz bin kişinin hıçkıra hıçkıra tekbir sedaları, Türkistan'ın ıssız dağlarında akisler yaparak dalga dalga ufuklara yayılıyordu.[4] Enver Paşa'nın kabri şimdi ise Çeğen'den alınmış Şişli'de Abide-i Hürriyette Talât ve diğer silah arkadaşlarının yanındadır.

Enver Paşayı anmak için yazdığımız satırlarda kaderleri bir olan iki dostu Talât ve Cemal Paşaları da anmış olduk, son devre isimlerini yazdırmış bu üç kahramanın ruhları şâd olsun dedikten sonra Taylan Sorgun'un kitabından kısa bir cümle ile yazımı noktalıyorum:

''Vatan topraklarını kendi avuçları içinde yoğurmak istediler...Şimdi o topraklarda açan çiçeklerin, yukarıdaki yıldızların boyunları büküktür...Yıldızlar da o topraklarda açan çiçeklerde böylesine '' Vatan'' diyen nesli özlemektedir...Ve heyhat.''[5]





Cem Evren – 04.08.2013

Dipnotlar:
[1] S. Nafiz Tansu, İki Devrin Perde Arkası T.M. Başkanı H. Ertürk,1. Baskı, Ekim 2011, syf 204
[2] Ziya Şakir, Yakın Tarihin Üç Büyük Adamı Talat Enver Cemal Paşalar, Mayıs 2011, syf.211
[3] Taylan Sorgun, Halil Paşa, 1.Baskı, Haziran 2010, syf. 273
[4] Ziya Şakir A.g.e syf. 207
[5] Taylan Sorgun, İttihat ve Terakki (Devlet Kavgası), 5.Baskı, İstanbul 2007, syf. 288

0 yorum:

Yorum Gönder

Acun'da huzur için ne gereklidir ?